TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) bünyesinde yürütülen 2244 Sanayi Doktora Programı Tanışma Toplantısı, TÜBİTAK Feza Gürsey Konferans Salonunda gerçekleştirildi. TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Hasan Mandal, toplantıda “Üniversite-Sanayi İş Birliği Tabanlı Etki Odaklı Ekosistemde Sanayi Doktora Programı” başlıklı bir sunum yaptı. Bilim dünyasındaki araştırmacı ve fon sağlayıcılardan oluşan ekosistemin beklentilerinden söz eden TÜBİTAK Başkanımız, her iki tarafın beklentilerinin yeni teşvikler noktasında kesiştiğini ifade etti. Geçmişteki burs programlarında başarının desteklendiğini kaydeden Prof. Dr. Mandal, Sanayi Doktora Programında başarının yanında etkinin de beklendiğini söyledi. Ar-Ge ve yenilik süreçlerindeki dönüşümden bahseden Prof. Dr. Mandal, doğrusal yenilikten tekrarlayıcı yeniliğe geçildiğini, üniversitelerin sadece bilgi üreten ve aktaran kurumlar olmaktan çıkarak, ürettikleri bilgiyi paydaşlarına, sanayiye aktarmalarının beklendiğini dile getirdi. Küresel Riskler 2020 değerlendirmesi kapsamında, çözüm gerektiren olası riskler karşısında Ar-Ge ve yenilik süreçlerinde dönüşümün öneminin ve birlikte geliştirme odaklı nitelikli bilgi ve nitelikli insan kaynağı gereksinimlerinin arttığına işaret eden Prof. Dr. Mandal, bursiyerlerin çalışacakları alanların da bu bağlamda kritik olduğuna değindi.
Geleceğin insan kaynağı için önem kazanacak becerilerden ve yükselen teknolojilere dayalı olarak değişen insan kaynağı taleplerinden söz eden Prof. Dr. Mandal, bursiyerlere ülkemizin önceliklerini destekleyecek şekilde kendilerini yetiştirmelerini önerdi. Bursiyerlere “sanayinin ihtiyaçlarına çözüm bulacak şekilde bilimsel merakınızın peşinden koşun” diye seslenen TÜBİTAK Başkanımız, çözüm odaklı insan kaynağı için şu önerilerde bulundu: “Yükselen teknolojilerin oluşturduğu fırsatları derinlemesine keşfedin. Üniversite-Sanayi iş birliğinin geliştirilmesinde etkin rol alın. Eğitiminizi zenginleştirmek için çok disiplinli imkanlara açık olun. Sanayi Doktora Programı bursiyeri olarak kariyerinizi şekillendirin.” Üniversite-Sanayi iş birliğinin geliştirilmesinin tüm dünyanın üzerinde çalıştığı bir konu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Mandal, bursiyerlerden de üniversite ile sanayi arasında köprü olmalarını ve oluşturdukları köprünün sürdürülebilir olmasını beklediğini ifade etti.
“Kendi Kariyerinizde Bursiyer Olmanın Ötesindesiniz”
Sanayi Doktora Programı ile sanayide ihtiyaç duyulan doktora derecesine sahip nitelikli insan kaynağının üniversite-sanayi iş birliği ile yetiştirileceğini ifade eden Prof. Dr. Mandal, program ile sanayide doktoralı araştırmacı istihdamının teşvik edileceğini, üniversite/araştırma altyapısı-sanayi iş birliğinin geliştirileceğini kaydetti. “Kendi kariyerinizde bursiyer olmanın ötesindesiniz” diyen Prof. Dr. Mandal, bu toplantı ile bursiyerlerin arasındaki etkileşimi artırmalarını, ilişkilerinin bir kültüre dönüşmesini beklediklerini aktardı.
Özel sektörde yetenek yönetimi için paradigma değişikliğinin gerçekleştiğini, rekabet gücünün artırılması için nitelikli insan kaynağı ve kritik kitle ihtiyacının ön plana çıktığını belirten Prof. Dr. Mandal, 11. Kalkınma Planında (2019-2023) Sanayi Doktora Programının tanımlı olduğunu, bu planın mottosunun da “daha fazla değer üreten, daha adil paylaşan, daha güçlü ve müreffeh Türkiye” olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Mandal, bu planın diğer planlardan farkını şu şekilde açıkladı: “Bu planda, diğer planlardan farklı olarak ilk kez, doktoralı insan kaynağı durumu analiz edildi ve geleceğe yönelik hedef kondu. Doktoralı insan kaynağı artık bağımsız bir gösterge.”
Ar-Ge ve yenilik hedeflerimiz doğrultusundaki güncel gelişmeler hakkında bilgi veren TÜBİTAK Başkanımız, doktora ve üstü TZE Ar-Ge personeli sayısının 2018 yılında 34 bin 282 olduğunu, Ar-Ge harcamalarında özel sektörün payının da yüzde 60,4 olarak gerçekleştiğini ifade etti.
“Nitelikli İnsan Kaynağı Yetiştirilmesinde Anahtar Kelime: Kritik Kitle”
Yeni TÜBİTAK’ın stratejik yaklaşımının çıktı ve etki odaklı olduğuna işaret eden Prof. Dr. Mandal, hedef odaklı, iş birliğine dayalı, yüksek katma değerli, toplumsal ve ekonomik fayda sağlayan, birlikte geliştirmeye dayalı yeni iş birliği modellerinin hedeflendiğini belirtti. Stratejik yaklaşım kapsamında nitelikli bilgi ve nitelikli insan kavramlarını da açıklayan Prof. Dr. Mandal, nitelikli insan derken, sadece bireylerin desteklenmesinden ziyade kritik kitlenin oluşturulmasının kastedildiğini, kritik kitlenin anahtar kelime olduğunu belirtti. TÜBİTAK’ın lisans öncesi, lisans, lisansüstü ve doktora sonra programlarına ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Mandal, bu destek programlarından Sanayi Doktora Programı bursiyerlerinin de yararlanmalarını beklediklerini ifade etti. Dünyada pek çok Sanayi Doktora Programı örneği bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Mandal, bursiyerlere bunların hepsini incelemelerini önerdi. TÜBİTAK’ın Sanayi Doktora Programında kendi modelini oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Mandal, diğer Sanayi Doktora Programları ile TÜBİTAK’ın Sanayi Doktora Programı arasındaki en önemli farkın, birey değil kritik kitle odaklı olması ve istihdam sürecini de içermesi olduğunu söyledi. Sanayi Doktora Programı bursiyerlerinin 396’sının mühendislik bilimleri, 121’inin temel bilimler, yaşam ve tarım bilimleri, sağlık bilimleri ile sosyal ve beşeri bilimler alanlarında üniversite-sanayi ortaklığında yetiştirileceklerini kaydeden Prof. Dr. Mandal, sosyal ve beşeri bilimler alanının sayıca az olduğunu ama yine de kendilerini heyecanlandırdığını ifade etti.
Sanayi Doktora Programının sürecini geleneksel süreçlerle karşılaştıran TÜBİTAK Başkanımız, Sanayi Doktora Programında nitelikli insan kaynağının üniversite ve özel sektör tarafından birlikte yetiştirildiğini, doktora eğitiminin tamamlanmasının ardından, bursiyerin istihdam edildiğini kaydetti. Özel sektörün yükselen Ar-Ge ve yenilik gücünün Sanayi Doktora Programı bursiyerleri tarafından desteklenmesinin beklendiğini ifade eden Prof. Dr. Mandal, program ile sağlanan avantajları da şöyle sıraladı: “Doktora öğrencilerine ayda 4 bin 500 TL burs sağlıyoruz. Mezuniyet sonrası istihdam mutabakatı sayesinde öğrencilerimiz vakit kaybetmeden işe giriyorlar. Eğitim-istihdam ilişkisi güçleniyor. İstihdam edilen bursiyerlerin maaşlarının büyük bir kısmı hibe olarak TÜBİTAK tarafından karşılanıyor. Bursiyerlere, eğitimlerini 6 ay yurt dışında devam ettirmeleri için imkan sunuluyor. Üniversite-sanayi iş birliği projelerine altyapı oluşturuyor.”
“İkinci Çağrıdaki Artışlar Heyecan Verici”
Sanayi Doktora Programının ikinci çağrısı kapsamında yeni başvuruların alındığını belirten Prof. Dr. Mandal, başvuru sayısının yüzde 124, farklı firma sayısının yüzde 147, farklı üniversite sayısının yüzde 56, başvurulardaki bursiyer sayısının yüzde 86 oranından arttığını, bu artışların heyecan verici olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Mandal, başarı ölçütlerini karşılayan doktora öğrencilerine tanınan çift bursiyerlik imkânından söz etti ve TÜBİTAK 2211 Yurt İçi Doktora Burs Programları ile YÖK 100/2000 Doktora Bursu hakkında bilgi verdi. TÜBİTAK Başkanımız Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmaları, TEKNOFEST 2019, Elektrikli Araç ve Uluslararası İnsansız Hava Araçları Yarışları, Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı (BiGG), Teknoloji Transfer Ofisleri Destekleme Programı, Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı hakkında da bursiyerlere bilgiler verdi.
Hedef odaklı yaklaşımlar kapsamında Ar-Ge süreçlerini yönetmenin, Ar-Ge yapmaktan daha önemli hale geldiğini ifade eden TÜBİTAK Başkanımız, Sanayi Doktora Programının bu amaca yönelik olduğunu söyledi. Program ile üniversitelere ciddi görevler verildiğini belirten Prof. Dr. Mandal, TÜBİTAK Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksinde ayrı bir gösterge bulunduğunu, bursiyerlerin üniversitelerin görünürlük performansını artırdıklarını belirtti. Nitelikli insan kaynağı ile geleceğe yönelik güncel imkanların etkin bir şekilde yakalanması için yerli, milli, akıllı ve sürdürülebilir çözümlere odaklanmak gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Mandal, birlikte üretime dayalı iş birliğinin ortak geleceğimiz için kilit öneme sahip olduğunu belirtti. Prof. Dr. Mandal, bursiyerlere programa dahil oldukları için teşekkür ederek ve kolaylıklar dileyerek sözlerine son verdi.
TÜBİTAK Başkanımızın sunumunun ardından katılımcıların soruları yanıtlandı. Onlardan gelen görüş ve önerilerin alınmasıyla program sona erdi.
Source: New feed