TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde gerçekleşen NanoTR-16 Konferansı'na katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Mandal, “Zorlukların Üstesinden Gelebilmek İçin Nanoteknoloji Alanında Birlikte Geliştirmek ve Birlikte Başarmak” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Pandemi döneminde teknolojinin ne kadar gelişmiş olursa olsun yetersiz kalabildiğini gördüklerini belirten Mandal, dünyanın daha karmaşık, dinamik ve değişken sorunlarla karşı karşıya kaldığını vurguladı. Bu nedenle sorunların geleneksel yöntemlerle çözülemeyeceğinin altını çizen Mandal, bunun yerine birden fazla disiplinin bir arada olduğu, iş birliğinden çok birlikte iş yapma odaklı “Birlikte Başarma” yaklaşımını benimsediklerini kaydetti. Nanoteknolojinin de çok disiplinli olduğunu ve özellikle sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada belirleyici rolü olduğunu belirten Mandal, “Bugün nanoteknolojinin girmediği alan yok. Teşhiste, ilaçta, aşıda, tarımda güneş sistemlerinde her alanda kullanabiliyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bu alanda takipçi değil geliştiren olmak için elimizden geleni yapıyoruz” vurgusu yapan Mandal, Dünya Ekonomik Forumu risk haritasından örnekler vererek gelecekte bulaşıcı hastalıklar, iklim değişikliği gibi sorunların karşımıza çıkacağını kaydetti. “Bu sorunları aşmak için daha fazla bilime ihtiyacımız olacak” diyen Mandal, temel bilimler yanında sosyal ve beşeri bilimlerin de aynı düzlemde hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.
“Bilim her seferinde üstüne koyarak gelişecek. Ancak yöntemler farklılaşarak geleneksel yöntemlerin dışına çıkılmalı. Bu tür zorlukların üstesinden gelebilmek için nanoteknolojinin önemli alanlardan biri olduğunu düşünüyorum.” diyen Mandal, nanoteknolojinin tarihi ilerleyişine de değinerek, “1974'te ilk kez nanoteknoloji ifadesi kullanıldı. O zamandan beri teknoloji dünyasının vazgeçilmez bir parçasıdır.” dedi.
Konferansın yapılmaya başlandığı 2005 yılından bu yana daha kapsayıcı ve açık hale geldiğini de belirten Mandal, nanoteknoloji için “Sosyal ihtiyaç odaklı daha da geliştirilmesi gereken bir alan” değerlendirmesinde bulundu. COVID-19 aşısı bulunduğunda toplumun yaklaşık yüzde 15’inin aşı olmak istemediğini örnek veren Mandal, “Bilim ve teknoloji elbette sorunları çözmeye yardımcı oluyor. Ancak toplumun sosyal ihtiyaçları da göz önüne alınmalı. Nanoteknolojiden bahsederken, bunun toplum hayatını nasıl etkileyeceği de ele alınmalı” dedi.
Nanoteknolojinin kullanım alanlarından birinin aşı olduğunu kaydeden Mandal, TÜBİTAK’ın geliştirdiği aşılardan VLP örneğini verdi. TÜBİTAK Başkanı, COVID-19 Türkiye platformu kapsamında geliştirilen aşının dünyada sayılı ülke tarafından çalışıldığına ve platformda geliştirilmesinin kaynak kullanımı ve birlikte iş yapma anlamında önemine değindi. Gıda güvenliği ve siber güvenlik gibi günümüz sorunlarının hepsinde nanoteknoloji kullanıldığını kaydeden Mandal, bu alanın tüm disiplinlerle bir arada tüm sorunların çözümünde kullanılmasının önemini vurguladı.
Pandemiden önce hep Endüstri 4.0 kavramının kullanıldığını kaydeden Mandal, pandeminin ardından toplum kavramının öne çıktığını ve bu nedenle artık Endüstri 5.0 kavramının tartışıldığını belirtti. “Dolayısıyla daha fazla toplumdan bahsediyoruz. Sonra daha fazla teknoloji, elbette teknoloji ve toplum için bilim… Temiz enerjiden bahsediyorum. Bu nedenle, karbondioksit emisyonlarının ve enerji maliyetlerinin azaltılması önemli” diye konuştu.
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal konuşmasında bu gelişmelere yönelik olarak nanobilim ve nanoteknoloji alanında TÜBİTAK tarafından sunulan destek araştırma destek programları ve gelecek planları hakkında bilgi paylaşımında bulundu.